HoSgELd!nİz
  ingilizce ve türkçe sözlük
 

Tercüme Çeviri Sözlük
Favorilerine Ekle Türkçe Turkish Türkischİngilizce English EnglischAlmanca German Deutsch
Türkçe Sözlük - Turkish Dictionary - Türkisch Wörterbuch İngilizce Sözlük - English Dictionary - Englisch Wörterbuch İngilizce Sözlük - English Dictionary - Englisch Wörterbuch Almanca Sözlük - German Dictionary - Deutsch Wörterbuch

Sözlük veritabanımız yenilendi! Toplam 256,600 kelimelik İngilizce Türkçe ve Almanca Türkçe sözlük, Almanca sözlükte birçok kelimenin artikel bilgileri ile beraber kullanıma hazır!

 

Sitene Sözlük Ekle!

Çeviri
Sözlük:  
Kelime:
ä ç ı ğ ö ş ü ß
 

Son 25 Çeviri
Saat Kelime Çeviri Sözlük
17:56:12 science n. bilim, ilim, fen, teknik, beceri İngilizce - Türkçe
17:56:12 identify v. tanımak, kimliğini saptamak, belirlemek, aynı saymak, bir tutmak, desteklemek, destek vermek İngilizce - Türkçe
17:56:12 clash n. çarpışma sesi, gümbürtü, çatışma, uyuşmazlık, ayrılık, uyumsuzluk, çarpışma İngilizce - Türkçe
17:56:11 davranmak behave, act, conduct oneself, proceed, bear oneself, deport oneself, comport oneself; cut up, demean oneself, do by, do to; use, treat Türkçe - İngilizce
17:56:11 offer n. teklif, öneri, sunum, arz, satışa çıkarma, adak, bağış, sunma İngilizce - Türkçe
17:56:11 know v. bilmek, tanımak, tatmak, başından geçmek, ayırt etmek, farketmek, ilişkisi olmak İngilizce - Türkçe
17:56:11 fame n. şöhret, ün, ad, nam, söylenti, rivayet, şan İngilizce - Türkçe
17:56:11 cabbage n. lâhana İngilizce - Türkçe
17:56:10 sıvı Flüssigkeit [die]; flüssig Türkçe - Almanca
17:56:10 hoş nice, pleasant, likeable, likable, agreeable, beautiful, fine, lovely, pretty, smooth, enjoyable, sweet, charming, affable, bonny, canny, clean cut, congenial, debonair, debonaire, delectable, delicious, delightful, desirable, elegant, fragrant Türkçe - İngilizce
17:56:10 immediately adv. hemen, derhal, doğrudan doğruya, direkt olarak İngilizce - Türkçe
17:56:09 preview n. gala öncesi özel gösterim İngilizce - Türkçe
17:56:08 Eroberer [der] fatih Almanca - Türkçe
17:56:08 will n. azim, irade, istek, arzu, dilek, niyet, amaç, vasiyet, vasiyetname İngilizce - Türkçe
17:56:08 crazy adj. çıldırmış, çılgın, deli, mecnun; derme çatma; salak, aptalca; karmaşık İngilizce - Türkçe
17:56:08 People n. halk, insanlar, eller, ulus, millet, aile fertleri, herkes, elalem İngilizce - Türkçe
17:56:07 safe n. kasa, çelik kasa İngilizce - Türkçe
17:56:07 planet n. gezegen, planet İngilizce - Türkçe
17:56:06 Gedeck [das] sofra takımı; menü¡ Almanca - Türkçe
17:56:06 household n. ev halkı İngilizce - Türkçe
17:56:05 şanslı lucky, fortunate, well off, auspicious, jammy, prosperous, providential Türkçe - İngilizce
17:56:05 take up almak, kaldırmak, kısaltmak (elbise), tutmak, tamamlamak, karışmak, meşgul olmak, yakalamak, sözünü kesmek İngilizce - Türkçe
17:56:05 range n. sıra, dizi, silsile, atış alanı, erim, menzil, alan, saha, otlak, açık alan, ocak, kuzine, çeşit, çeşitlilik İngilizce - Türkçe
17:56:05 hate n. nefret, kin, iğrenme İngilizce - Türkçe
17:56:05 harmful adj. zararlı, kötü, muzır İngilizce - Türkçe

SponsorSon Dakika Haberler, Gazeteler, Para Piyasası, Hava Durumu

© 2003 - 2008 Hidayet Doğan - www.hido.net - Privacy Policy
Tasarım: Levent Güneş - www.lg.web.tr
Türkçe Sayfa Çevirisi: Hidayet Doğan - www.hido.net
İngilizce Sayfa Çevirisi: Hidayet Doğan - www.hido.net
Almanca Sayfa Çevirisi: Bastian Friedrich - www.bastian-friedrich.de

 
   
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol